Türk Edebiyatında Mesnevî Tercüme ve Şerhleri

Anlayış (Ağustos 2008)

2007’nin UNESCO tarafından kendisine ithaf edilmesiyle birlikte, geçtiğimiz yıldan bu yana Mevlânâ, farklı etkinliklerle ve değişik vesilelerle sıkça anılır oldu. Sema gösterileri ile özdeşleşen Mevlevilik ve popüler kültür nesnesine dönüşen Mevlânâ’nın başyapıtı Mesnevi’nin hem kendisi hem de şerhleri bu zaman zarfında farklı yayınevleri tarafından yeniden basıldı. Unutulmaya yüz tutmuş bir geleneğin yeniden keşfi olarak değil de modern dünyanın paradigmalarına uygun biçimde bir reklam kampanyası olarak değerlendirilebilecek bu girişimler amacına ulaşmış görünüyor.

Bu reklam kampanyasının dışında, tasavvuf geleneğinin ve kadim kültürün duayeni bu esere, evvelden beri emek veren isimlerin yeni çalışmalarını da raflarda görmek mümkün. Sakarya Üniversitesi öğretim üyelerinden İsmail Güleç’in Türk Edebiyatında Mesnevî Tercüme ve Şerhleri isimli eseri bunlardan birisi. Mayıs ayında Pan Yayıncılık tarafından basılan ve dağıtıma verilen eser, orijinal ismi Mesnevî-i Ma’nevi olan fakat Mesnevi diye tanıdığımız altı ciltlik şaheserin Türkçe tercüme ve şerhleri üzerine yapılmış literal bir tarama. Güleç, Mevlânâ’nın hayatı ve edebî bir form olarak Mesnevî hakkında bilgi vermeyi hedeflememiş. Akademik araştırmalara hitap edecek detaycı ve teknik bir yaklaşımdan ziyade, Mesnevî hakkında sahih ve güvenilir bilgi edinmeyi amaçlayanların karın ağrısı çekmeden okuyabileceği, Türkçe bilen hemen her okurun ve meraklısının başucu kitabı olabilecek nitelikte bir çalışma.

286 sayfalık kitap beş ana bölümden meydana geliyor. Bunlar, “Mesnevî’de Tahkiye Metodu”, “Mesnevî Tercümeleri”, “Mesnevî Şerhleri”, “Mesnevî Sözlükleri” ve “Tercüme ve Şerhi Olduğunu Söyleyen Şahıslar”. Giriş mahiyetindeki 20 sayfalık ilk bölümde ise Mesnevî’nin isimleri, yazılış sebebi, beyit sayısı, Mesnevî okuma biçimleri, Dârü’l Mesnevîler ve bunun gibi kısa ve özlü bilgiler bulmak mümkün. Eserde, Mesnevî’nin kaynakları, Mesnevî’ye yapılan tenkitler gibi dikkat çekici alt başlıklardan başka, Mesnevî’nin şimdiye kadar değişik formlarda Türkçe şerhlerini yapan pek çok kişinin çalışmaları, bu şahısların isimlerine ayrı ayrı başlıklar açılarak inceleniyor.

Yorum bırakın